Connect with us

Filmler

#EVDEKAL’anlara Film Önerileri

Published

on

Evde kalmamız gereken bu günlerde zaman geçirmek için bir çoğumuzun seçtiği yol film izlemek. Biz de gazetefestivaltv ekibi olarak sizin için son zamanlarda izlediğimiz filmleri bir araya getirdik. Evde kalın ve bol bol film izleyin. Bu güzel ve boş anların tadını çıkarmayı unutmayın!

Makas Eller (1990) – IMDb 7,9

 

1990 yapımı bu film en başta bizi Jonny Depp’in oyunculuğuyla etkiler. Hemen hemen herkesin bildiği ve tekrar tekrar izlenen film Edward Scissorhands’i anlatıyor. Edward tepede bir kulede yaşayan bir mucidin eseri. Fakat mucit Edward’ın ellerini yapamadan ölüyor. Filmde Edward’ın o kuleden çıkarılıp normal hayata alıştırılmaya çalışmasını anlatırken içinde güzel bir aşk hikayesi barındırıyor. Biraz masalsı biraz gotik havasıyla görüntülerine aşık olacağınız, sosyal göndermeli, etkileyici bir Tim Burton filmi.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.

 

Amélie (2001) – IMDb 8,3

Başrolünü Audrey Tautou’nun oynadığı 20’li yaşlardaki bir kızın hayatını konu alan ünlü Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet’in 5 Oscar adaylı 2001 yapımı filmi. Amélie küçük yaşta annesini kaybetmiş ve yalnız büyümüş bir çocuk. 1997 yılında geçen film modern Paris hayatını anlatırken o yılın gündemi olan Prenses Diana’nın ölümüne de yer veriyor. Prenses Diana’nın ölüm haberini aldığı sırada bir kutu bulan Amélie kendi konfor alanının dışına çıkmaya karar verir. Bu kararla, kendi adalet anlayışıyla adaleti sağlarken, etrafındaki insanlara karşı duyarsız kalmaz. Tüm bunlara eşlik eden güzel bir aşk hikâyesiyle, Amélie’nin genç bir kadın olarak kendini keşfetmesini izlediğimiz benim deyimimle çok naif bir film.
amasya escort

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.

 

Persona (1966) – IMDb 8,1

Persona, Ingmar Bergman’ın yönetmenliğinde, Liv Ulman ve Bibi Andersson’un başrollerini paylaştığı 1966 yapımı bir İsveç filmi.Bergman, seyircinin film karşısında olduğu algısını oluşturarak filmle seyircinin bağdaşmasını engelliyor ve böylece seyircinin filme dışarıdan bakmasını sağlıyor. Persona, Carl Gustav Jung’un  temel teorilerinden biri olup, Arketipler Kuramıyla okunabilen bir film. Kavrama göre,dünyaya gösterdiğimiz dış yüzler kişinin personası, başkalarına gösterdiğimiz kişiliğin maskesidir. Bazı durumlarda kişi bu dış yüzün kendisi olduğuna inanır ve personası sebebiyle kendisine yabancılaşır. Bir başka kavram olarak personanın karşıtı olan gölgeyi,kişinin her zaman içinde olan ama fark etmediği,yüzleşmekten kaçındığı öteki benliği de bizlere sunuyor. Filmde de Elisabeth’in yaşadığı bu durumu, personasıyla özdeşleşip özbenliğini kaybetmesini anlatıyor.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.

 

Doktor Uyku (2019) – IMDb 7,4

Doktor Uyku,Stephan King’in 1977 yapımı Cinnet filminin devamı olarak Jack Torrence’ın oğlu Dan(Danny) Torrence’in hikayesini anlatıyor. Danny Torrence sahip olduğu gücü, pırıltı; insanların zihnini okuyabilme ve yönlendirme, içki yardımıyla olabildiğince köreltmiş, yıllar sonra da içkiyi hayatından uzaklaştırarak bu özelliğini ölmek üzere olan yaşlıların son zamanlarını huzurlu hale getirebilmek amacıyla kullandığı için Doktor Uyku ismini alıyor. Hikaye kendilerine “Gerçek Bağ” diyen bir grubun çevresinde ilerliyor. Hayatta kalabilmek için telepatik güçleri olan kişilerin enerjisini emen, buna da buhar diyen bu doğaüstü varlıklar güçleri olan kişileri bulup ya gruplarına dahil ediyor ya da enerjilerini emerek avlanıyorlar. Danny Torrence yıllarca bu pırıltıdan ve onun getirilerinde kaçmış olsa da bir gün Abra Stone adında aynı onun gibi bu güce, pırıltıya, sahip olan küçük kızla telepatik bir bağ kurarak ölüm çemberinden, Gerçek Bağ’dan, kurtulmaya çabalarlar.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.

 

Sevimli Canavarlar Serisi 

Sevimli Canavarlar (2002) – IMDb 8,0

Pete Docter yönettiği ‘Sevimli Canavarlar’ Pixar’ın yayınladığı en iyi animasyonlardan biridir. 2002’de vizyona giren Sevimli Canavarlar, isminden de belli olduğu gibi sevimli karakterleriyle dikkat çekiyor. Canavarların yaşadığı dünyada canavarlar sihirli kapılardan küçük çocukların odasına girip onları korkutarak yaşıyorlar. Bu dünyada canavarlar yaşayabilmek için insanlara ihtiyaç duyarlar çünkü insanları korkuttukları zaman duydukları çığlık onlar için enerji kaynağıdır. Küçük bir kız çocuğu bu kapıdan yanlışlıkla canavarlar dünyasına geçince olaylar çığırından çıkar. 1 saat 32 dakikalık süresiyle çok da uzun olmayan bu animasyon her yaştan kesime hitap ediyor.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz

 

Sevimli Canavarlar Üniversitesi (2013) – IMDb 7,3

Dan Scanlon yönettiği ‘Sevimli Canavarlar Üniversitesi’ ilk filmin devamı gibi ama bu film de ilk filmin geçmişini gidiliyor ve mike ve James’ in nasıl tanıştıkları ve üniversite hayatı anlatılıyor. Üniversitenin ilk döneminde başlarına gelmeyen kalmadığı gibi bir de üniversiteden atılma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlar. Heyecanlı ve bir o kadar komik Pixar yapımlı animasyon 1 saat 50 dakika süresiyle de ilk filmden biraz daha uzun.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz

 

Diktatör (2012) – IMDb 6,4

Larry Charles’in yönettiği 2012 yapımlı komedi filmi Diktatör’ü (The dictator) diğer komedi filmlerinden ayıran özellik komedi unsurunun yanında, kendi krallığı olan bir adamın bir anda her şeyini kaybedip kötü bir duruma düşmesine rağmen hala başarılı ve mutlu olabilmesi. Filmin konusunun geçtiği zaman dilimi günümüzün biraz ilerisinde dünyadaki tüm diktatörlük rejimlerinin yıkıldığı bir zamanda sadece bir diktatör kralın kaldığı bir zamanda geçiyor. Tüm dünyanın suikast düzenlemeye çalıştığı aptal bir kral olan Aladeen’in toprakları petrolle doludur ve ABD başta olmak üzere kral öldürülmeye çalışılır. Daha çok komedinin ön planda olduğu bu film gizli dramasıylada kendini sevdiren film 1 saat 23 dakikayla da gayet kısa ve öz.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.

 

Kelebeğin Rüyası (2013) – IMDb 7,8

 

Yılmaz Erdoğan’ın yazıp yönettiği ve başrollerini Mert Fırat ve Kıvanç Tatlıtuğ’un paylaştığı Kelebeğin Rüyası, 2. Dünya Savaşı döneminde yaşamış Zonguldaklı iki şair dostun gerçek hikayesini anlatıyor. Ünlü şair Behçet Necatigil’in öğrencileri olan Muzaffer Tayyip Uslu ve Rüştü Onur’un şiire olan sevdalarını kendi aralarında yaptıkları atışmalardan tutun insan değerlendirmelirindeki sınırlarda kullanmalarına kadar duydukları sevinçten hayal edebiliyorsunuz filmde. ‘Zonguldaklı Şairler’in tutkularının peşinden koşarken bir yandan çelme takan dönem hastalığı vebadan aşık oldukları kadınlara ulaşma çabalarına kadar çektikleri birçok zorluğu görmekteyiz. Filmin bize anlattığı en belirgin olgu ise günümüzde isimleri dahi bilinmeyen bu iki gerçek dost ve şairin hayatlarının her anında, yaşadıkları her zorlukta, öksürdükleri zaman ağızlarından gelen kandan “aşk bahanesidir şiirin” dedirten bahanelerine kadar ağızlarından daha doğrusu akıllarından şiirin düşmediğidir.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.

 

Muhteşem Gatsby (2013) – IMDb 7,2

F. Scott Fitzgerald’ın aynı adlı romanından sinemaya aktarılan filmin başrollerinde Tobey Maguire ve Brad Pitt bulunuyor. Filmde Wall Street’te çalışan analist Nick Carraway, Long Island’da her gece ünlü iş adamlarından aktörlere kadar yüzlerce davetsiz katılımcının dahil olduğu partilere ev sahipliği yapan devasa bir malikanenin yanındaki eve taşınır. Bir gün Nick Carraway malikanenin gizli sahibi Muhteşem Gatsby’nin özel davetiyle birlikte partiye katılır ve muhteşem bir görsel şölen başlar. Partide bir karmaşa içinde tanışan Gatsby ve Nick gün geçtikçe daha yakın dost olurlar ve beraber vakit geçirmeye başlarlar. Eski asker olan ultra zengin Gatsby’nin gölün diğer tarafındaki yeşil fenere olan ulaşma arzusunun nedenini öğrenen Nick kolları sıvar ve film eski bir aşkın canlanmasını ele alır. Eski dönem arabalarının güzelliğinin göz önünde bulunduğu filmde bazı şeyler istendiği gibi gitmez çünkü bazı hikayeler aslında anlatıldığı gibi değildir ve asıl hikayeler kişinin özünde saklanmaktadır.

Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.