TAPESTRY-DOKUNMUŞ HİKAYELER

 

ANNA LAUDEL’de gerçekleşen bu sergide dokuma sanatının benzersiz örnekleri sanatseverlerle buluşmuş oldu .Genellikle dokuma tekniği kullanılan bu sergide zaman zaman daha önce hiç görmediğimiz teknikler kullanılarak hazırlanmış eserler de mevcut .

Sergide ,farklı dönemlere ait sanatçıların geleneksel ve çağdaş yorumlarıyla ortaya çıkardıkları üretimler ,Türkiye’de dokuma sanatının geçirdiği süreci yansıtan kapsamlı bir seçkiyle sanatseverlere sunulmuş.Sınırsız malzeme kullanımına olanak sağlayan dokuma sanatı,bu sayede sanatçıların yaratıcılıklarını özgürce kullanmalarını destekliyor.Sergide yer alan 15 sanatçının çalışmalarında bu ortak özelliği görmek mümkün.
Sergide öğretim görevlisi Gülçin Aksoy’un eski dönem işlemelerinden bazılarını,soyut sanata yön verenlerden kabul edilen Özdemir Altan’ın birbirinden eşsiz ışık,renk ve derinlik kurallarına karşı gelen işlerini,eski bir illüstrasyon sanatçısı olan Mustafa Aslıer’in geneli insan figürlerinden oluşan simgesel halı ve kilim çalışmalarını,Belkıs Balpınar’ın uzay ve uzam kavramlarını öne çıkardığı eserlerini,son yılların öne çıkan genç sanatçılarından Ramazan Can’ın bu sergi için ürettiği geçmişi ve geleceği birbirine bağlayan daha önce herhangi bir sergide karşımıza çıkmayan neon-dokuma işlerini,resim sanatının duayen isimlerinde Devrim Erbil’in kuş sürüleri ve kıyı izlenimleri gibi doğadan aldığı motifleri halıya işlediği eserleri,çalışmalarına Londra’da aktif devam eden Renk Erbil Martin‘in çağdaş tasarımlarını ,yine genç sanatçılardan Fırat Neziroğlu’nun kilim dokuma tekniğini çağdaş bir yorumla plastik sanatlara uyardığı ürünlerini,2008’de hayatını kaybeden modern sanatın önde gelen isimlerinde Zekai Ormancı’yı anma amaçlı konulan eski eserlerini,modern lif sanatının önde gelen isimlerinden Sulhandan Özay Demirkan’ın dokuma ve lif sanatını birleştiği birkaç çalışmasını,akademisyen M.Latif Taraşlı’nın eski tekniklerle oluşturduğu çağdaş eserlerini,yaşadığı coğrafyanın kültüründen esinlenerek hazırladığı çalışmalarla dikkat çeken Ayla Salman Görüney ‘in çalışmalarını ,2013 yılında kaybettiğimiz Tulga Tollu’nun doğal boyalarla ürettiği yer halılarıyla ürettiği resimlerini,Hanefi Yeter’in ürettiği dokumaları ve son olarak Türkiye’nin ilk kadın seramik profesörü Jale Yılmabaşar’ın ilginç tasarımlarını görmek mümkün.

Sergide biz sanaçıların en çok dikkatini çeken insan siluetlerinde oluşturulmuş dokuma eserleri ve bunların ışık ve gölge oyunlarıyla birleştirmesiyle oluşturulan eşsiz çalışmalardı.Geçmiş dönemlerin çağdaş tekniklerle bu kadar uyumlu olması hepimizi şaşırtmış oldu.Duvar ve yer halılarını birbirinden güzel portrelere çeviren bu sanatçıların hepsi kendilerini zaten kanıtlamış olsa da biz sanatseverlerin övgüsünü bir kez daha alış oldular.Özellikle genç sanatçıların oluşturduğu fütüristik yapımlar sanatın asla ölmeyeceğini ve geleceğe ayak uydurup hatta zamanı aşabileceğini göstermiş oldu.
11 Nisan’da açılan bu sergi 24 Mayıs 2019 tarihine kadar sanatseverle buluşabilecek .Biz GazeteFestivalTv ekibi olarak tavsiyemiz bir an önce bu sergiyi ziyaret etmeniz çünkü bir sanatseverin kaçırmaması gereken harika eserleri bu sergi de görmek mevcut .